Genellikle asemptomatik olmasına rağmen bu halkalarla ilgili retina arter tıkanıklığı, hifema vitreus hemorajisi gibi komplikasyonlar da bildirilmiştir .
Damarın uzun seyri ve kıvrımları göz önünde bulundurulduğu zaman bu damarın embolilerin tıkamasına daha duyarlı olduğu açıktır fakat bu hastalarda görülen komplikasyonların damarın içerisindeki hemodinamik değişikliklere bağlı olabileceği de düşünülmektedir.
Halkanın uzunluğu olgular arasında büyük farklılıklar gösterebilir. Yayınlanan çalışmalarda bazen çok uzun seyirli ve çok kıvrımlı halkalar tanımlanırken bazen de kısa seyirli ve tek kıvrımlı olgular görülmektedir.
Mann prepapiller vasküler halkaların embryonun 100mm lik evresinde yani retinal vaskülarizasyonun başlangıç evresinde ortaya çıktığını öne sürmektedir.
Bu evrede retina arterinin retinaya doğru yayılmak yerine Bergmeister papilla üzerine doğru kıvrımlaştığını, ve Bergmeister papillasının atrofiye uğraması ile de vitreusa doğru uzanmış şekilde ortada kaldığı hipotezi öne sürülmektedir.
Bu durumda arka vitre dekolmanı gelişimi de ayrı bir önem kazanmakta ve belki de halkanın gelişimini, seyrini ve komplikasyonları da etkilemektedir. Gerçekten Ding ve ark. takip ettikleri bir olguda peripapiller vasküler halkanın arka vitre dekolmanı geliştikten sonra kendiliğinden açılıp kıvrımlı bir damar haline geldiğini göstermişlerdir.
Comments